Friday, January 13, 2017

Sütlaç ve Sigara Duaları


Farklı farklı dualar vardır. Bazısı bir işe başlarken yapılır, binek duası gibi:
"Bunu hizmetimize veren Allah’ın şanı yücedir. Bunlara bizim gücümüz yetmezdi." (Zuhruf 43/13)

Bazı dualar, bir işi bitirince yapılır, yemek duası gibi:
"Bizi yediren, içiren ve müslüman kılan Allah'a hamdolsun." (Ebu Davud 28/115)

Bazı dualar, bir şeyin gerçekleşmesi için yapılır, ilim öğrenmek için yapılan dua gibi:
"Rabbim! İlmimi arttır" (Taha 20/114)

Bazı dualar, bir şeyin gerçekleşmemesi için yapılır, hidayete erdikten sonra sapıtmamak için yapılan dua gibi.
"Rabbimiz! Bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize katından bir rahmet bahşet. Şüphesiz sen çok bahşedensin." (Ali İmran 3/8)

Şimdi sütlaç duası da ne ola? Veya sigara duası? Canın çok sütlaç veya sigara çektiğinde okunacak dua mı? Sütlaç yerken veya sigara içerken okunacak dua mı? Bitirince okunacak dua mı? Veya sigarayı bırakma duası mı? Hayır, bunların hiç biri! Hatta bizim tarafımızdan yapılan bir dua bile değil bunlar. Bizzat sütlaçın duası, bizzat sigaranın duası. Takdim ediyorum:
SÜTLAÇ DUASI: "Allah'ım, beni yiyenlerin kemiklerine sağlamlık ver, kaslarına zihnine enerji ver, içlerine mutluluk, yüzlerine gülümseme ver. Vücutlarındaki fazla ağırlıklardan onları kurtar. Yüzlerine güzellik ver. Bağışıklıklarını güçlendir. Amin"
SİGARA DUASI: "Allah'ım, beni içenin içini ısıt, keyiflendir, dertlerini yatıştır. Onu bu dünyada fazla yaşatıp imtihanını uzatma. Ölümden ürkmemesi için de onu dünya hayatına küstür, yüzünden güzelliği al, sesinden yumuşaklığı çıkart, nefesine darlık ver, kalbinden feri çek, midesini kendine düşman et, soyunu kurut, görüşünü kısalt. Bunlar olurken çökmemesi için de yatıştırıcı olarak beni ondan ayırma. Amin."

Benzer dualar, aslında her türlü tüketim maddesi için söz konusudur. Onların bu duaları bazen hemen kabul olur, bazen uzun vadede kabul olur veya bazen de hiç kabul olmaz, ahirete bırakılır. Genele bakıldığında onların duaları yukarıda aktarıldığı şekildedir ve genellikle er ya da geç kabul olur, ama bir kişi özelinde durumun nasıl olacağına dair belirsizlikler vardır. Bu da, her kişi için belirlenen imtihan senaryosu ve Rabb'i ile ilişkisinin benzersiz olmasındandır. Mesela yıllar boyu sigara içip hiç bir negatiflik yaşamayan insanlar da olur, ama genel olarak sigara içenlerde görülen hastalıklar, sigaranın duasının umumiyetle kabul olduğunu göstermektedir.


Aynı şekilde insanlar olarak bizim de dualarımız vardır. Bunlar bazen kısa vadede bazen uzun vadede kabul edilir. Bazen de sonuç ahirete bırakılır. Fakat her halükarda mutlaka gerçekleşen bir şey vardır, o da dua edenin duasına anında cevap verilir:
"Bana dua edince, dua edenin duasına cevap veririm." (Bakara 2/186)
Bazen iyi zannettiğimiz şeyler için yatar kalkar dua ederiz, ama bilmeyiz ki o aslında o bizim için kötüdür. Ve dualarımıza cevap verilmiyor diye de hayıflanırız:
"Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken, siz onu hoş görmezsiniz. Yine olur ki, bir şey sizin için kötü iken, siz onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz." (Bakara 2/216)
"İnsan hayra dua eder gibi şerre dua eder. İnsan çok acelecidir." (İsra 17/11)
"Gerçekten işin sonu senin için başından daha iyi olacaktır." (Duha 93/4)
"Sonuç, Allah’a karşı gelmekten sakınanlarındır." (Kasas 28/83)
Madem bir şeyin iyi mi kötü mü olduğuna dair nihaî bilgiye sahip değiliz, o zaman dua etmeyecek miyiz? Elbette ki hayır. Bize bildirilene göre dua edeceğiz, ama isteğimizin aynıyla ve istediğimiz zamanda gerçekleşmesi hususunda cahilce ısrarcılığa girmeyeceğiz:
"De ki: “Sizin acele istediğiniz azap şayet benim elimde olsaydı, benimle sizin aranızda iş elbette bitirilmiş olurdu.” Allah, zalimleri daha iyi bilir." (Enam 6/58)
"De ki: 'Rabbim, eğer vaadolunan şeyi bana gösterecek isen, Rabbim, öyleyse beni zalimler kavmi içinde bırakma.' Ve muhakkak ki Biz, onlara vaadettiğimiz şeyi sana göstermeye elbette kâdir olanlarız. Seyyiati (kötülüğü), en güzel olanla yok et. Biz, (onların) vasıflandırdıklarını en iyi biliriz. Ve “Şeytanların kışkırtmalarından (vesveselerinden) sana sığınırım.” de. “Ve Rabbim, (şeytanların) benim yanımda bulunmalarından sana sığınırım.”" (Müminun 23/93-98)
"Onların başına öyle ezici sıkıntılar ve darlıklar geldi ve öyle sarsıldılar ki, hatta peygamber ve onunla beraber iman edenler, 'Ne zaman Allah'ın yardımı?' diyecek hale geldiler. Bak, işte Allah'ın yardımı yakındır." (Bakara 2/214)








No comments:

Post a Comment